2012 yapımı olan ve Joe Wright tarafından yönetilen Anna Karenina , Lev Tolstoy'un klasik romanını modern bir yorumla beyaz perdeye taşıyor. Film, Tolstoy'un Rus aristokrasisinin çöküşünü ve toplumsal sınıfların içsel çatışmalarını anlattığı eserini, sanatsal bir sahne düzeniyle yansıtarak ilginç bir sinema deneyimi sunuyor. Filmde Keira Knightley’in canlandırdığı Anna, kocası Aleksey Karenin (Jude Law) ile mutsuz bir evliliğin içinde sıkışmış bir kadını, dolayısıyla da topluma ve aile değerlerine meydan okuyan karmaşık bir karakteri canlandırıyor. Film, Anna'nın genç ve yakışıklı Kont Vronsky (Aaron Taylor-Johnson) ile yaşadığı yasak aşkı merkeze alarak, aşk ve ihanet temalarıyla toplumsal normlara meydan okuyor. Joe Wright, özellikle filmin teatral ve stilize bir set kullanımıyla dikkat çekiyor. Filmde birçok sahne bir tiyatro sahnesinde geçiyormuş gibi tasarlanmış; böylece izleyici, karakterlerin sosyal rolleri ve toplumsal baskılar arasında sıkışmışlık hi...
Kitaplar, filmler ve gezilerle yaptığım yolculukları, kişisel yorumlarımı ve keşiflerimi paylaştığım blog. Her içerik yeni bir deneyim ve keşif sunuyor. A blog sharing my journeys through books, movies, and travels, with personal reviews, insights, and new discoveries in every post. A blog sharing my journeys through books, movies, and travels, with personal reviews, insights, and new discoveries in every post.