''Çok acılar yaşamış biri için bazen çok mutluyum dememek de epeyce zordur. '' 🌷
''Biz gizli ateşin kızlarıyız,
Toprağın damarlarında dolaşan ateşin
Biz tan yeri ile çiğ damlalarının kızlarıyız,
Havanın kızları ,
Suyun kızları,
Ama hepsinden önce gökyüzünün kızlarıyız . ''
Siyah Lale ,o ulaşılamaz , o istenen , o kıskanılan lale soğanı....Lale yetiştiriciliği bir tutkudur. Ne rüzgara , soğuk havaya maruz kalmalı ne de yakıcı güneş ışığına...Yeni doğmuş bir bebek gibi ilgilenmek gerekir lale ile.Gün gelince öyle bir yeşillenip , çiçek açar ki çektiğin sıkıntıları kederleri o anda unutuverirsin .Dünya da iki şey kalır bir lale iki sen...İşte Cornelis için de böyle bir şey lale yetiştiriciliği.Cornelis siyah laleye Rosa da Cornelis'e aşıktır.
Hikaye Hollanda tarihinin en sancılı dönemlerinde yaşanmıştır.Çiçek üreticileri derneği ilk siyah laleyi yetiştiren kişiyi ödüllendireceğini duyurmuştur.Lale yetiştiricileri bu haberi duyduğunda hemen harekete geçer ve tabi ki her biri de o ödülün sahibi olmak istemektedir .Bu yarışın iki azılı rakibi vardır.Biri Cornelis diğeri ise komşusu Boxel .Cornelis hemen kolları sıvar ve siyah laleyi yetiştirmek için harekete geçer .Ne var ki Boxel Cornelis'in hapsi boylamasına sebep olur. Böylece siyah laleyi kendi yetiştirip ödüle de sahip olmayı planlamaktadır.Ama Boxel'ın hiç hesaba katmadığı bir durum vardır.Lale soğanı,hapishane zamanları,aşk,Rosa ve idam.....
Evet , Rosa
Cornelis'in büyük aşkı ya da onun büyük aşkının koruyucusu ....
Bir çırpıda okuyup bitirebileceğiniz harika bir klasik eserle sizleri baş başa bırakıyorum...
"Bazen kaderin oyunlarından en güçlü adamlar bile kurtulamaz.(s.29)
"Kötülük insan ruhunu ele geçirdiğinde çok hızlı yol alıyordu." (s.46)
"Gerçek bir lale düşkünü için bir laleyi öldürmek ne kadar da büyük bir suçtu , ama bir insanı öldürmek o kadar da önemli değildi."
"Aşk çiçekleniyor ve etrafındaki her şeyi de çiçeklendiriyordu : Aşk ,dünyanın tüm çiçeklerinden daha parıltılı ,daha hoş kokuluydu."
"Felsefeye göre , soylu yürekler en büyük felaketlerde bile inanılmaz olanaklara kavuşabilirler."
"Mutluluğun doruklarında olduklarına inandıkları o anda ümitsizliğe hiç bu kadar yakın olmamışlardı."
"Acılar öyle üst üste gelmişti ki neredeyse onlara alışmıştı."
Yorumlar
Yorum Gönder