Eylül / Mehmet Rauf
Zamanın ilk psikolojik romanı olarak literature geçen eser.Hakikaten de karakterlerin iç dünyasının o kadar güzel işlemiş ve okura harikulade bir şekilde yansıtıyor ki .Bir yandan okudukça okuyasınız geliyor diğer yandan ise kitap bir türlü ilerlemiyor.Sanki hep aynı sayfada aynı satırda debelenip duruyormuşsunuz hissi veriyor.Ben bunu derin psikolojik anlatımlara bağladım. Hikayemizin baş kahramanları Süreyya ,Süreyya'nın eşi Suad ve Süreyya'nın halazadesi Necib.Hikayemiz bağ evinde Süreyya ve Suad'ın tatlı sohbetleri ile başlıyor.Süreyya'nın ailesi ile bağ evinde vakit geçirmektedirler.Süreyya için hep bir şeyler eksik ,çabuk sıkılan,dikattatör bir baba elinde büyümüş , ne istediğini kendi bile bilmeyen hemen hemen her şeyden çabuk sıkılan tüm nazını eşi ve annesi çektiren tipik bir Türk erkeği. Suad sakin,hanımefendi,güzel ,nazik bir o kadar da eşine düşkün sanki dünyadaki tüm amacı Süreyya'nın yüzünün gülmesi ve onu hep ilk gün ki gibi sevmesi.V